BİZ KİMİZ?
BERİN KAĞIT Ürünleri 2003 yılında Gaziantep’ te kurulduktan sonra 17 yılı aşan deneyiminin verdiği güç ve bilgi ile, ilkeleri doğrultusunda çalışmış ve kısa zamanda sektöründe saygın bir yer edinmiştir.
Berin Kağıt ; profesyonel temizlik, hijyen, ve hizmetlerini bütünleşik çözümler sunarak, işletmelerle buluşturuyor. Berin kağıt , müşteri odaklı uzman satış ekibi ve etkin satış sonrası servis hizmetleri sayesinde, müşterilerin ev dışı kullanım ihtiyaçlarını karşılayan Gaziantep’in önde gelen markaları arasında yer alıyor.
Berin kağıt , her biri kendi alanında uzman markaları ve yüksek hizmet kalitesi sayesinde ev dışı tüketim noktalarının temizlik ve sarf malzeme ihtiyaçlarını karşılayan, işletmelerin bir numaralı hijyen ve temizlik tedarikçisi olma vizyonu ile bir çok ürün çeşidi sunmaktadır.
Berin kağıt “Temizlik Kağıdı Ürünleri”, “Temizlik ve Hijyen Ürünleri” ve “Plastık ve Ambalaj” olmak üzere 3 ana kategoride işletmelere ürün tedarik ediyor. Berin kağıt’in temizlik kağıdı markaları arasında; Marmaris kağıt; Temizlik ve Hijyen markaları arasında ise; Deniz kimya ve Berin kimya yer alıyor.
Amacımız iş ortağı olarak gördüğümüz müşterilerimizle birlikte büyümek ve her geçen gün zorlaşan ticari hayatta konumunu güçlendirmektedir.
Firmanın değişmez prensipleri daima kalite, hizmet, zamanında teslim ve uygun fiyat olmuştur. Sektörün de başarı ve sürekliliğin teminatı ile hizmette dürüstlük ve kalitedir prensibiyle çalışan “Berin hijyen endüstriyel Temizlik Ürünleri” gösterdiğiniz yakın ilgi ve desteğinizden ötürü teşekkür ederek sizlere bugün ve gelecekte hizmet vermeye devam edecektir.
14. yüzyılda ilk kez Çin’de üretilen tuvalet kâğıdı insanlık tarihi için büyük bir buluş olarak nitelendiriliyor.
Gala’nın yaptığı araştırma sonuçları tuvalet kâğıdının tarihçesi hakkında ilgi çekici verileri ortaya koyuyor. Ağaç yaprakları, gazete kâğıtları ve hatta koyunyününün tuvalet kâğıdının yerini tuttuğu dönemlerde keşfedilen ilk fabrika üretimi tuvalet kâğıdı 1857 yılında Joseph Cattey tarafından Amerika’da piyasaya sunuldu.
Gala’nın araştırmasında tuvalet kâğıdı icat edilmeden bazı ülkelerin tercihleri; “Amerika: gazete kâğıdı, sears kataloğu, midye kabuğu ve mısır koçanı, İngiltere: Koyunyünü, Hawai: Hindistan cevizi yaprağı, İngiliz Lordları: Kitap sayfaları, Fransız Burjuvalar: Dantel, Eskimolar: Kar ve tundra bitki yaprakları, Eski Roma: Tuzlu suya batırılmış ucunda sünger olan bir çubuk (halka açık tuvaletlerde), Eski Roma: Yün ve gülsuyu (zengin kesim), Hindistan ve Türkiye: Su” şeklinde sıralandı.
Tuvalet kâğıdının farklı kullanım alanları 1990–1991 yıllarında devam eden Çöl Fırtınası Harekâtı sırasında Amerikan Askerleri Suudi Arabistan’daki tankları tuvalet kâğıdı ile kamufle etti. Tuvalet kâğıdı aynı zamanda günümüzde paketleme, gözlük sileceği, mendil, saç yapımı, makyaj temizleme ve klozet kapak örtüsü olarak kullanılıyor. Bir diğer ilginç sonuca göre Pentagon günde 666 rulo tuvalet kâğıdı harcadı.
Tüm dünyada tuvalet kâğıdında en çok tercih edilen renk olarak ilk sırada yer alan beyazı pembe ve mavi takip ediyor.
İnsanoğlu her zaman düşüncelerini aktarmanın ve kaydetmenin yollarını ve bunları nasıl daha ileriye götüreceğini araştırmıştır. Bunların ilk örnekleri balmumundan yapılmış levhalar, yapraklar, bronz, ipek ve kil tabletleridir. Çok miktarda bilginin kaydedilmesi ve ucuza elden ele dolaşması kâğıdın buluşuna kadar mümkün olmamıştır.
M.Ö.4000: Eski Mısırlılar bizim bildiğimiz şekliyle kâğıt benzeri ilk maddeyi bulmuşlardır. Papirüs denen bir madde dokunarak hasır haline getirilmiş saz kamışlarının dövülerek sert ve ince bir sayfa haline getirilmesiyle oluşmuştur. İngilizce haliyle kâğıt demek olan “ paper “ kelimesi de “ papyrus “
Olan günümüze gelmiş bir kelimedir. Tarihte daha sonraki zamanlarda eski Yunanlılar aynı amaçla hayvan derisinden yapılan parşömen cinsi bir madde kullanmışlardır.
Cleopatra, Konfüçyüs, Einstein, Edison, Ts’ai Lun. Bütün bu kişilerin içinde insanlık tarihinin gelişimine en büyük faydası olan kimdir dersek, herhalde Ts’ai Lun demezsiniz. Ama O’dur. Ts’ai Lun günümüzden yaklaşık 2000 yıl önce Çin’de yaşayan bir memurdu ve MS 105 yılında bugünkü kullanılan hali ile kâğıdı icat etti. Dut ağacı kabuğu, kenevir ve kumaş paçavralarını suyla karıştırarak ezdi, lapa haline getirdi, presleyerek suyunu çıkardı ve bu ince tabakayı kuruması için güneşin altında ipe astı.
Aslında insanlar MÖ 3500 yıllarında bile üzerine yazı yazabilecek çeşitli şeyler kullanıyorlardı. Kâğıdın icadı sonraki devirlerde Çinlileri dünyanın en gelişmiş kültürünün sahibi yaptı. Şaşırtıcıdır ki, Orta Asya’ya 751, Bağdat’a ise 793 yılında ulaşan Ts’ai Lun’un kâğıt yapma metodu, Avrupa’ya 1000 yılda gelemedi. Avrupa’da ilk kâğıt ancak 1151 yılında İspanya’da yapılabildi.
Özellikle matbaanın icadı ile birlikte kâğıda olan ihtiyaç gittikçe büyüdü. Yeterli hammadde bulmakta zorlanıldı. Ayrıca bu şekilde kâğıt imalatı çok zaman alıyordu ve dünyanın bir çözüme ihtiyacı vardı.
Kesin tarih bilinmiyor ama yaklaşık 18. yüzyılın başlarında Fransız bilimci Rene-Antonie Ferchault de Reaumur ormanda ağaçların arasında yürürken bir yaban arısı kovanı gördü. Yaban arıları evlerinde olmadığından durup kovanı incelemeye başladı. Birden kovanın kâğıttan yapılmış olduğunu gördü. Peki, onlar paçavra kullanmadan kovanı nasıl yapıyorlardı? Sadece paçavra değil, kimyasallar, ateş ve karıştırma tanklarını da kullanmıyorlardı. Arılar insanların bilmediği neyi biliyorlardı?
Aslında her şey çok basitti. Kısa bir gözlem sonucunda gördü ki, yaban arıları ince dalları veya çürümüş kütükleri kemirir gibi ağızlarına alıyorlar, burada mide sıvıları ve salyaları ile karıştırıyorlar ve kovanlarını yapmada kullanıyorlardı. Reaumur arıların sindirim sistemini de inceleyerek buluşunu 1719 yılında Fransız Kraliyet Akademisi’ne sundu.
İlk kâğıt makinesi 1798 yılında yapıldı. Ancak bu geniş bir kayışın dönerek fıçıdaki lapayı aldığı ve ince kâğıt haline getirdiği, her dönüşte tek bir kâğıt yapabilen basit bir makine idi. Silindirli makine çok geçmeden 1809 yılında John Dickinson tarafından icat edildi.
Günümüzde kâğıt üretimi yüksek teknoloji ile ve tam otomatik olarak yapılabilmektedir ama işlemin aslı esas olarak değişmemiştir. Kâğıtların arasındaki kalite farkını kullanılan lifin türü, lapanın hazırlanışı, içine katılan malzemeler, kimyasal veya mekanik metotlar belirler. Her ne kadar liflerin elde edilmesinde ağaçlar ana kaynak ise de özellik taşıyan kâğıtların yapılmasında günümüzde sentetik lifler de kullanılmaktadır.
Kâğıt imalatı yapan fabrikaları; kâğıt hamuru fabrikaları – bugün selüloit fabrikaları olarak bilinmektedir ve kâğıt fabrikaları olarak ikiye ayırmak mümkündür. Ancak bugün kağıt fabrikaları hem kağıt hem de hamur üretimi yapan entegre tesisler olarak kurulmaktadır.
Hamur üretim bölümünde çeşitli metotlarla söz konusu hammaddelerden kâğıt hamuru üretilir. Üretilen hamur ya sulu halde uygun karışımlar ile doğrudan doğruya kâğıt makinesine verilir veya Suyu alınarak yoğunlaştırılmış halde satılır.
Kâğıdın ana hammaddesi odundur. Kâğıtlık odun, Mobilya vs. üretiminde kullanılan odundan düşük, yakacak olarak kullanılan odundan daha yüksek kalite seviyesindedir. Bu odun da, ya iğne yapraklı ( çam vb. yumuşak) ağaçlardan veya yapraklı ( meşe vb. sert ) ağaçlardan elde edilir.
Aslında memleketin orman kaynaklarının tüketiminde kâğıt sanayi, orman ürünleri sanayi ve yakacaktan sonra üçüncü sırayı işgal etmekle beraber, ormanın yetişmesinin çok zaman alması dikkate alınırsa, sadece kâğıt sanayi bile, ormancılığa gereken önem verilmezse, bir memleketin orman kaynaklarını kısa zamanda tüketebilecektir.
Bundan dolayı bütün dünyada kâğıt sanayi, odun dışındaki kaynaklara her geçen Gün daha süratle yönelmektedir. Bunlar arasında yıllık Bitkiler olarak bilinen saman, kamış, kendir-kenevir ile tütün, ayçiçeği vb. Bitkilerin sapları sayılabilir. Çok çeşitli olan bu bitkiler arasından şimdiye kadar sadece saman, kamış ve kendir ekonomik kullanım seviyesine erişebilmişlerdir. Genellikle diğerlerinin toplanması ve stoklanması ekonomik gözükmemektedir.
KALİTE POLİTİKAMIZ